İçeriğe geç

Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz

Pek değerli dostlar, Uzun bir aranın ardından tekrar sizlerle buluşmanın heyecanı ve an itibari ile Ya ben bu sitede ne yazıyordum, neyi yazıyordum, nasıl yazıyordum? sorularına kısa bir süre muhatap olmanın şaşkınlığı içerisindeyim. Neyse ki içinde bulunduğum şaşkınlık hali şimdi sizlere tanıtacağım kitap için özet niteliğinde bir durum. Evet şaşkınlık! Aziz Nesin’in 1977 tarihli Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz adlı eserinin ana karakteri Yaşar Yaşamaz için de tam bu hal.

Öyle ki karakterimizin hikâyesi de,  Nüfus Müdürlüğü’nde 1911’de doğup 1915 yılında Çanakkale’de şehit düştüğünü ve bundan mütevellit nüfus kağıdı çıkaramayacağını öğrenmesiyle başlıyor. Ve ardından gelişen olaylar çerçevesinde bizim kahramanımız Yaşar bir canlı bir ölü olarak hayatını idame ettiriyor. Roman boyunca yeri geliyor babasının ölümü sonrası miras hakkına kavuşabilmek için Veraset vergisi ödemesi gerektiğinde yaşıyor oluyor ama mirası almaya geldiğinde yaşamıyor oluyor yeri geldiğinde tımarhanelere kapatılıyor fakat tedavisi sona erdiğinde nüfus kâğıdı olmadığı için taburcu olamıyor 🙂 Yani sizin anlayacağınız bizim adamın başına gelmeyen kalmıyor. Peki, biz bunları nasıl ve hangi ağızdan öğreniyoruz? Hemen söyleyelim bizzat kahramanımız ya da daha doğrusu talihsizimiz Yaşar Yaşamaz’ın bizzat kendi dilinden… Eserde karakterimiz bir hapishanede, her akşam yemeğinden sonra toplanan koğuş arkadaşlarına başından geçenleri bir bir anlatıyor. Tüm hayatını toplamda 21 bölümde anlatarak birinci ağızdan gayet akıcı ve merak uyandıran bir anlatım tarzı ile bizleri de hikayenin tam da merkezine sokuyor.

Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz Kitap Özeti

Okula gideceksem, yaşamıyorum. askere alacaklarsa, yaşıyorum. nüfus kağıdı istersem, yaşamıyorum. vergi alacaklarsa, yaşıyorum. iş ararsam, yaşamıyorum. ceza keseceklerse, yaşıyorum.

Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz, Aziz Nesin

Tabi bir de olayın şu tarafı var: Yaşar Yaşamaz’ın başına gelen aksilikleri okurken yazarımız Aziz Nesin’in bürokrasiye ve kırtasiyeciliğe olan eleştirisini de fark ediyorsunuz. Bundan da öte bu eleştiri durumunun halen günümüz Türkiye’sinde de kısmen devam ettiğini şöyle hafızanızı biraz zorladığınızda fark ediyorsunuz. Ve sonunda aslında hepimizin bu ülkede bir Yaşar Yaşamaz hikayesine sahip olduğunun farkına varıyorsunuz. Belki de bu durum sizi kitaba daha sıkı sıkıya bağlıyor ve inanın bu kitabı okurken eğer bir devlet dairesine işiniz düşerse aklınıza bizim Yaşar geliyor ve yersiz gülümsemeleriniz memurlar tarafından pek de hoş karşılanmıyor 🙂

Editör Notu : Reklamlara tıklayarak bize destek olabilirsiniz.

Aslında fazla uzatmaya gerek yok, kitabın henüz başında Aziz Nesin’in eski eşi Meral Çelen eserin bu kadar ilgi görmesini bizzat Yaşar Yaşamaz’ın ağzından şöyle açıklıyor: “… ünümün bu kadar yaygınlaşmasına, beni bu kadar sevmenize ilk zamanlar akıl erdiremiyordum ama, şimdi biliyorum artık… Nasıl hepimizde biraz Don Kişot’luk varsa, demek biraz da Yaşar Yaşamaz’lık varmış… Başıma gelenler yabancınız olsaydı, sever miydiniz beni, arar mıydınız?

Öyle söyleme arkadaş. Bu işler bizim başımıza az mı geldi yani? Hani ne demişler: Olmaz olmaz, deme, olmaz olmaz!

Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz, Aziz Nesin

Yazımı bitirirken Nesin Yayınevi’nden yayımlanan ve 329 sahifelik bu eserin aslında başta Aziz Nesin tarafından radyo oyunu sonrasında sahne oyunu ardından çizgi roman ve televizyon senaryosu nitekim en sonunda roman olarak canlandırıldığını belirtmeden geçemeyeceğim. Ve yukarıda sıraladığım yayım ve yayın aşamalarında eser, 70’li yıllarda TRT’de dizi olarak yayınlanmış. 1975 yılında ise Halit Akçatepe’nin başrolünde film olarak beyaz perdeye sunulmuş( Youtube’da rahatlıkla bulabilirsiniz.) Eğer siz de benim gibi hiç Aziz Nesin okumamışsanız bu eserle başlayabilirsiniz.              

İnanmaya devam edin…

Videomuzu da izleyebilirsiniz 🙂

KitabınaBak – Bu kitabı en ucuza nereden alabilirim? Tıkla!

Editör Notu : Reklamlara tıklayarak bize destek olabilirsiniz.
Bu kitabı arkadaşlarınla paylaş:

Bu kitabı okumuş muydun? Düşüncelerini insanlarla paylaş