İçeriğe geç

Mavi Lale / Yitik Lale

Mavi-Lale-Yitik-Lale-kitap-yorumu
Daha önce yazdığım
 Mor Salkımlı Ev, İçimizdeki ŞeytanÇalıkuşuSuçluyorum ve Elveda Güzel Vatanım kitaplarıyla ilgili yazılarıma üzerilerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.

Cümleleri kurma biçimi, onları alıp farklı formlarda farklı bakış açılarıyla önümüze sunma şekliyle Nazan Bekiroğlu diğer yazarlardan ayrılmaktadır bana göre. Bu yüzden çok ayrı bir yeri vardır benim gözümde. Üslûbu farklıdır onun. Daha çok şiir tadı alırız deneme ve romanlarında. Hatta o kadar ki elinize alıp sesli bir biçimde okumaya kalksanız bir müddet sonra düz yazı değil de şiir okuyormuş hissine kapılırsınız. Tabi duygu yüklü yapısı da sizi bambaşka hislerle sarmalar. Mavi Lale / Yitik Lale ‘de de.

Şimdi ele aldığımız Mavi Lale / Yitik Lale de aynı üslûp ve bir kelimeye çokça anlam yüklemiş bir halde çıkıyor karşımıza. Kitap Yusuf ile Züleyha’dan tutun Polyanna’ya, Matrix’ten kiraz ağacına kadar çok geniş bir yelpazede her biri yaklaşık üçer sayfa uzunluğunda denemelerden oluşuyor. Hatta zaman zaman lâleyi, divan edebiyatının en gözde ögesi olan gülle farklı kefelere koyup tarttığına dahi şahit oluyoruz. Her bir yazı birbirinden faklı noktalara temas ettiğinden, sıkılmadan usanmadan okuyoruz bize her seferinde farklı bir kapıdan farklı manzaralara imkanı tanıyan bu yazıları.


Editör Notu: Reklamlara tıklayarak bize ve yapacağımız çekilişlere destek olabilirsiniz. 🙂
Nazan Bekiroğlu tek kelimenin, tek kavramın üzerine o kadar fazla eğilir, onu o kadar farklı biçimlerde ifade edip o kadar farklı yönlerine değinir ki biz okuyucular olarak bugüne kadar o yönlerini düşünememiş olmanın hayreti ve utancı içine düşeriz. Bir tek kavram üzerine yaptığı uzun tasvir ve düşünüşler bizi içinde yaşadığımız somutluktan alıp soyut mana alemin içinde gezintiye çıkarır. Söz gelimi ‘menekşe’, ‘güz’ ve ‘cümle’ kavramlarının ele alınışı ve işlenişi muazzamdır. Onları daha bir dikkatle okumanız tavsiye olunur.

Fakat diğer kitaplarında çok fazla görmediğimiz bir şey Mavi Lale/ Yitik Lale ‘de oldukça sık bir şekilde kullanılıyor. İki üç cümlede biten cümlelerden bahsediyorum. Evet doğru okudunuz, aslında tek bir cümle olması gerekirken araya nokta konularak birkaç cümleye yayılmış cümlelerden bahsediyoruz. Daha önceki kitaplarında yarım olduğu halde sonuna nokta koyularak bitirilen cümleler görmüştük fakat bu kitapta daha fazla karşılaşıyoruz bununla. Bu da okurken takip edilebilirlik açısından bizi biraz yoruyor. Her bir parçası içten duygusal bir havaya sahip eseri kendinizle başbaşa kalabileceğiniz, okurken iç dünyanıza daha rahat seyahat edebileceğiniz bir ortamda okumanızı tavsiye ederim. Zira yukarıda da dediğim gibi kurulan hiçbir cümle düz bir anlam ifade etmesi için kurulmamış. Her biri, üzerine eğilip uzun bir düşünme sürecinden geçmemizi zaruri kılan bir yapıya sahip. Bu sebeple okurken bu koşullara riayet etmeniz halinde alacağınız zevkin de bu nispette artacağına şüpheniz olmasın.



Editör Notu: Reklamlara tıklayarak bize ve yapacağımız çekilişlere destek olabilirsiniz. 🙂
Bu eseri şiir tadında ve duygusal dokunuşlar barındıran bir deneme kitabı okumak isteyenlere de şiddetle tavsiye ederim.
Her daim kitaplarla olmanız dileğiyle keyifli okumalar…

Kitapmetre – En ucuza nereden alabilirim ? Tıkla
Bu kitabı arkadaşlarınla paylaş:

Bu kitabı okumuş muydun? Düşüncelerini insanlarla paylaş