“Dergah-ı aşkta yanan, bir garip pervane derler bize” diyor Serol Dilmaç. Serol Bey bizim eski takipçilerimizden. Dergah-ı Aşk ise üçüncü şiir kitabı olmuş. Bu kitabı da kendisi bize hediye etmek istedi, -daha öncekilerin aksine- bu nazik davranışı kıramadık. Kasım ayında Elips Yayınları‘ndan çıkan Dergah-ı Aşk, ilahi aşk / tasavvufi şiirlerden oluşuyor.
Azizim!
Kibir öyle bir necasettir ki;
Kurtulmanın çaresi, onu tevazu tokmağı ile ezmekten geçer.
Dergah-ı Aşk, Serol Dilmaç
Kitap iki bölüme ayrılıyor. İlk bölümdeki şiirlerde biraz daha tasavvufi yön ağır basarken ikinci bölümde kız evlat ve akletmek gibi konuların üstünde durmuş yazar. Az ama öz kelimeyle duygularını kağıda dökme gayretinde olmuş zannımca. Öyle uzun uzun şiirler yok kitapta. Bazılarında ise şiir duygusundan da çıkıp öğüt duygusu ağır basıyor. Bu sebeple bazen kalbime dokunduğu da oldu hiç etkilemediği de.
Demin dediğim gibi bu kitaplarda nadir görebileceğimiz bir konu üzerinde de durmuş yazar: kız evlat. Yani kendi deyişiyle “Muhammedi güller”. Ayrıca kitapta günlük yaşantınızda böyle okumalar yapmıyorsanız aşina olmadığınız kelimeler var ama yazar bunu sayfa altına ve bölüm sonuna koyduğu “lügatçe”ler ile çözmüş.
Editör Notu : Reklamlara tıklayarak bize destek olabilirsiniz.Benim düşüncem böyle kitapları oturup bir seferde okumak yerine, gözümüz kitaplığımızda takıldıkça veya onu okumaya ihtiyacımız olduğunu hissettiğimiz anda okumalı. Çünkü baştan sona aynı yoğunlukta okumak mümkün olmuyor benim için.
Zulme uğrayan,
Dergah-ı Aşk, Serol Dilmaç
İstesin, Kadir-i Ezeli’nden sabır nimetini!
Zulme Uğratan,
Beklesin, mahşerde ki acı akıbetini!
Velhasılıkelam Dergah-ı Aşk, benim gönlüme çok dokunmasa da tasavvufi şiirler okumak isteyenlerin göz atabileceği bir kitap. Tasavvuf, ilahi aşk, dergah, maneviyat gibi kavramlara uzak olanlar için doğru bir seçim olmayacaktır.
Keyifli okumalar…